Sindirim sistemimizin son kısmı kolon, rektum ve anüsten oluşmuştur. Anatomik komşuluğun yanısıra işlevsel olarak birbirini tamamlayan bu parçalarda gelişebilecek çeşitli hastalık durumları genellikle benzer şikayet ve belirtilerle kendilerini gösterirler.
Kolon, rektum ve anüse ait iyi huylu hastalıklar çoğu kişinin hayatında en az bir kez ortaya çıkarlar. Bu bölgeye ait kötü huylu tümörler (veya kanserler) ise Batı Dünyası’nda erişkin ölümlerinde ilk üç sıradaki etkenlerden biridir. Ülkemizde bu konuda bilgiler kesin olmamakla beraber ölüm sebebi olarak dördüncü veya beşinci büyük grup olduğu düşünülmektedir.
Hemoroid, fissür, fistül gibi selim kolorektal hastalıklar toplumda sık görülürler. Örf ve adetler, kalabalık polikliniklerde kişisel mahremiyetin tam sağlanamayacağı endişesi vb pek çok sebepten dolayı çoğu zaman bireyler doktora başvurmazlar. Makattan kan gelmesi, dışkılama sırasında ağrı, kabızlık, makatta kaşıntı, iltihabi akıntı vb tüm şikayetler genellikle halk arasında basur olarak değerlendirilir. Kulaktan dolma bilgilerle veya eş dost tavsiyesi ile alınan pomad, krem, fitil benzeri ilaçlar söz konusu nahoş durumun atlatılması için kullanılır.
Yapılan araştırmalar kendisinde hemoroid olduğunu düşünen ve bu şikayetle doktora giden hastaların en az yarısında başka bir kolorektal patalojiyi (selim veya habis) olduğunu göstermektedir. Hekime başvurmadan beliren şikayetlerin iyileştirilmeye çalışılmasında yapılan hata iki boyutludur. Eğer söz konusu şikayetler geçekten iyi huylu bir hastalık belirtisi ise (örneğin hemeroidal hastalık) burada doğru tedavinin zamanında yapılması ileride hastanın bir cerrahi müdahaleye gereksinim ihtimalini oldukça azaltacaktır. Olayın daha kötü sonuçlara varacak diğer boyutu ise söz konusu arazın bu bölgenin habis hastalıkları nedeniyle ortaya çıktığı durumdur. Pek çok hasta geçirdiği bu kıymetli zamanda erken teşhis ve tam tedavi şansını yitirebilmektedir.
Modern yaşam tarzı özellikle büyük şehirlerde beslenme alışkanlıklarının değişmesine yol açmış ve gittikçe daha rafine gıda tüketilmeye başlanmıştır. Beslenme türünün değişmesi kalp hastalıklarından kansere, hemoroidal hastalıktan diabete kadar çok çeşitli sağlık sorunlarının artmasına katkıda bulunmuştur. Sindirim sisteminin pek çok hastalığında (hemoroidal hastalık, anal fissür, divertiküler hastalık) posadan zengin beslenmeye başlanınca cerrahi müdahale gereksinimi azalır.
Günümüzde modern teşhis yöntemleri (ultrasonografi, MR, bilgisayarlı tomografi, vb.) yaygınlaşmış ve sağlıklı kişilerde check-up bilinci olmuştur. İnsanlar artık hasta olmadan doktora başvurmakta ve gereken tedbirlerin alınması ile sağlıklı ve uzun bir ömür geçirmeye çalışmaktadır. Yıllar önce şikayet olunca ancak zahmetli testler ile ortaya çıkan patolojiler artık check-up sırasında yapılan basit testler ile ortaya konabilmektedir. Bu duruma en güzel örnek safra kesesindeki taşların ve poliplerin ultrason ile birkaç dakikada saptanabilmesidir. Ancak kolayca ortaya çıkan bu gibi durumların tıbbi öneminin iyi anlaşılamaması nedeniyle sıkıntılar da yaşanabilmektedir.
Sindirim sisteminin endoskopik incelemeleri (gastroskopi, kolonoskopi) pek çok hastalığın teşhisinde gittikçe daha çok kullanılır olmuştur. Yakın zamana kadar mide ve oniki parmak bağırsağı (duodenum) hastalıklarında baryumlu mide grafisi, kalın bağırsak hastalıklarında lavman opak adı verilen tetkikler sıkça yapılırdı. Bu incelemelerin radyasyon içermesi ve sonuçlarının çok hassas olmaması nedeniyle artık pek tercih edilmemektedir. Diğer yandan gastroskopi ve kolonoskopi ile sindirim yolu ve patolojileri daha iyi incelenir, gereken durumlarda örnek (biopsi) alınabilir ve bazen tedavi edici girişimler yapılabilir. Bu nedenlerden dolayı sindirim sisteminin endoskopik incelemeleri artık altın standart haline gelmiştir.
Endoskopik incelemeler (özellikle kolonoskopi) gelişmiş ülkelerde artık hastalıkların tanısının yanı sıra sağlıklı kişiler için hazırlanan check-up programlarına dahil edilmektedir. Kalın bağırsak kanseri genellikle bağırsak içinde bulunduğu yerde büyüyen poliplerden yıllar içinde gelişir. Polipler kansere dönüşene kadar pek bir şikayete yol açmazlar. Sağlıklı bireylere tarama amaçlı yapılacak kolonoskopi sırasında polipler bulunur ve endoskopik olarak çıkartılırsa kanser gelişimine engel olunabilir. Günümüzde kanserde erken teşhisten bir adım ileri gidilerek kanser öncesi lezyonların bulunup tedavisi amaçlanmaktadır.
Bu sitede kalın bağırsak, rektum ve anüsün pek çok hastalığı, safra kesesi taşları ve polipleri, karın duvarı fıtıkları gibi durumlar hakkında bilgi verilmiştir. Ayrıca sindirim sisteminin incelenmesinde altın standart haline gelmiş olan endoskopik incelemeler (gastroskopi ve kolonoskopi) hakkında ayrıntılı açıklamalar yapılmıştır. Sağlıklı beslenmenin olmazsa olmazı olan posadan zengin beslenme konusu da sitemizde yer bulmuş ve uzman dietisyenlerin hazırladığı bol posalı ve lezzetli yemek tarifleri verilmiştir.
Site hazırlanırken elden geldiğince açıklayıcı ve objektif davranılmış ve son gelişmeler içerilmiştir. Ancak burada amaçlanan bireylerin kendi hastalıklarını kendilerinin teşhis ve tedaviye çalışması kesinlikle değildir. Amacımız öncelikle toplumun sağlıklı yaşam konusundaki bilincine katkı yaparak bilmemekten kaynaklanan endişe ve çekingenliğin atılması ve gereken durumlarda hekime başvurmanın geciktirilmemesidir. Unutulmamalıdır ki ülkemizde sağlık koşulları her gün daha da gelişmekte ve yurdun her köşesinde pek çok güvenilir hekim ve sağlık kuruluşu bulunmaktadır.
Ayrıca hastalıkların tanısı ve tedavisi için değişik seçenekleri bilen hastaların hekimleri ile daha rahat bir iletişime girecekleri fikrinden hareketle, gereken durumlarda bilinçli hastaların kişisel tercihlerini güvenle ortaya koymaları hedeflenmiştir.
Sitenin bir diğer amacı ise Dr. Hazar’ın muayene ve tedavi ettiği hastaların hekimi ile görüşme sonrası akılda kalmayan noktalara arzu edildiğinde kolayca tekrar ulaşabileceği bir kaynak yaratmaktır. Eskilerin dediği gibi söz uçar gider yazı ise kalır.
Sitemiz ziyaretçilerden gelecek her türlü uyarıya ve eleştiriye her zaman açıktır. Esasen eleştirilerin kendine güveni tam olan bireylerde gelişmeye katkıda bulunacağını düşünmekteyiz.
Sağlıklı, güzelliklerle bezeli ve sevdiklerimizle birlikte mutlu yaşayacağımız günler ümidiyle…
Operatör Dr. Hovsep Hazar